SineKulis
Radyo Televizyon - Sinema Haberler

Sonsuzluğun Kapısında: Renklerin Sesleri

0 563

Bazen deli olduğumu söylüyorlar, deliliğin ürünü sanatın en iyisidir.

Hollandalı ressam Van Gogh’un hayatının konu alındığı biyografik tarzda belgesel.

Film, Van Gogh’un kendini insanlara ifade edememesinin vermiş olduğu sıkıntılar ve iç dünyasındaki kaos ortamını gözler önüne sermiş. İzlerken karakterle birleşip, dram dolu sahneleriyle seyirciyi sorgulatacak derecede duygu yüklü.

Ressamı canlandıran usta oyuncu, her ne kadar 37 yaşında ölmüş Van Gogh’dan yaşlı olmuş olsa da filmi etkilemiyor. Rahatsız etmemesinin nedeni belki de Van Gogh’un kısa hayatında yaşadığı  psikolojik acılarının vücuduna vurmuş olmasındandır.  

Çekim açıları, geçişler, planlarla birlikte hareketli bir temayla ressamın hüzünlü hayatını belirsizliği aktarılmaya çalışılmış. Yani filme içeriden bakan kişi için Vincent Van Gogh’un hayatını kamera kullanım tekniğini hızlı ve dinamik tekniğinden yararlanıp hissettiği tüm o heyecanlarını atmosfer açısından içine alarak filmin inandırılıcığını arttırılmış.

Filmde dikkat çekici 1. Unsur: Hayatı hep hayal kırıklıklarla dolu olmasının aksine resimleri hep renkli karanlık bir aklı olan sanatçının dışarıyı canlı yani hayatı görme şeklini aktarmak istemesidir.

2.Unsur ise filmin başlarında tema hep karanlık yani Van Gogh’un bakış açısından soluk bir dünyaydı. Devamında ise ressamın tepeciğe çıktıkdan sonra soluk olan otlarn renklenip canlanması gerçekten Van Gogh’un hayata bakış açısının gösterilmesi tam anlamıyla dehşetti.

Son olarak diyaloglar arasındaki replikler Vincent Van Gogh’un kendini devamlı sorgulamak istediği şekilde çizmeye çalışması ve filmin sonunda geçen konuşmalar farkında olduğunu gösteriyor.

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Yorum Formu Sonrası Not

Bu web sitesi, deneyiminizi geliştirmek için çerezler kullanır. Bununla ilgili iyi olduğunuzu kabul edeceğiz, ancak isterseniz dilediğiniz zaman çıkabilirsiniz. Kabul Et Daha Fazla

Gizlilik ve Çerez Politikası